13 Mart 2014 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı:
28940
KANUN
TEMEL HAK VE HÜRRİYETLERİN
GELİŞTİRİLMESİ AMACIYLA ÇEŞİTLİ KANUNLARDA
DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Kanun
No. 6529 Kabul
Tarihi: 2/3/2014
MADDE 1 – 26/4/1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri
ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 58 inci maddesinin başlığı “Propaganda
yayınlarına ilişkin yasaklar ve propagandada kullanılacak dil:” şeklinde ve
ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Siyasi partiler ve adaylar tarafından
yapılacak her türlü propaganda, Türkçe’nin yanı sıra
farklı dil ve lehçelerde de yapılabilir.”
MADDE 2 – 22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanununun
15 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Siyasi partiler, tüzüklerinde yer almak ve
iki kişiden fazla olmamak kaydıyla eş genel başkanlık sistemini
uygulayabilirler. Eş genel başkanlar, bu Kanunda genel başkan için öngörülen
hükümlere tabidir.”
MADDE 3 – 2820
sayılı Kanunun 20 nci maddesinin birinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Siyasi partilerin ilçe teşkilatı; ilçe
kongresi, ilçe başkanı, ilçe yönetim kurulu ve kurulmuş ise belde teşkilatından
meydana gelir. Parti tüzüğünde ilçe disiplin kurulu teşkili de öngörülebilir.
Beldelerde teşkilat kurulması zorunlu değildir.”
MADDE 4 – 2820
sayılı Kanunun ek 1 inci maddesinin dördüncü ve beşinci fıkraları aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“Bu madde uyarınca yapılacak yardımlar
sadece parti ihtiyaçları veya parti çalışmalarında kullanılır.
Milletvekili genel
seçimlerinde toplam geçerli oyların %3’ünden fazlasını alan siyasi partilere de
Devlet yardımı yapılır. Bu yardım en az Devlet yardımı alan siyasi partinin
ikinci fıkra gereğince almış olduğu yardım ve genel seçimlerde aldığı toplam
geçerli oy esas alınarak kazandıkları oyla orantılı olarak yapılır. Bu fıkra
uyarınca yapılacak yardım bir milyon Türk Lirasından az olamaz. Bunun için her
yıl Maliye Bakanlığı bütçesine yeterli ödenek konulur.”
MADDE 5 – 6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri
Yürüyüşleri Kanununun 6 ncı maddesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“MADDE 6 – Toplantı ve gösteri
yürüyüşleri, tüm il ve ilçe sınırları içerisinde aşağıdaki hükümlere uyulmak
şartıyla her yerde yapılabilir.
İl ve ilçelerde toplantı ve gösteri
yürüyüşü yer ve güzergâhı, kamu düzenini ve genel asayişi bozmayacak ve
vatandaşların günlük yaşamını zorlaştırmayacak şekilde ve 22 nci maddenin birinci fıkrasında sayılan
sınırlamalara uyulması kaydıyla Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan
siyasi partilerin il ve ilçe temsilcileri ile güzergâhın geçeceği ilçe ve il
belediye başkanlarının, en çok üyeye sahip üç sendikanın ve kamu kurumu
niteliğindeki meslek kuruluşlarının il ve ilçe temsilcilerinin görüşleri
alınarak mahallin en büyük mülki amiri tarafından belirlenir. İl ve
ilçenin büyüklüğü, gelişmişliği ve yerleşim özellikleri dikkate alınarak birden
fazla toplantı ve gösteri yürüyüşü yer ve güzergâhı belirlenebilir.
Belirlenen
toplantı ve gösteri yürüyüşü yer ve güzergâhı yerel gazeteler ile valilik ve
kaymakamlık internet sitelerinden ilan edilerek halka duyurulur.
Toplantı
ve gösteri yürüyüşleri yer ve güzergâhı hakkında sonradan yapılacak
değişiklikler de aynı yöntemle yapılır. Bu değişiklikler duyurudan on beş gün
sonra geçerli olur.
Birden
fazla toplantı ve gösteri yürüyüşü yer ve güzergâhının belirlendiği il ve
ilçelerde düzenleme kurulu, kamu düzenini ve genel asayişi bozmayacak ve
vatandaşların günlük yaşamını zorlaştırmayacak şekilde belirlenen yer ve
güzergâhlardan birisini tercih edebilir.”
MADDE 6 – 2911
sayılı Kanunun 7 nci maddesinin ikinci fıkrası
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Açık
yerlerdeki toplantılar ile yürüyüşler güneş batmadan önce dağılacak şekilde,
kapalı yerlerdeki toplantılar ise saat 24.00’e kadar yapılabilir.”
MADDE 7 – 2911 sayılı
Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Bu
yükümlülüğün yerine getirildiğine dair tutulan tutanak, düzenleme kurulu
tarafından hazırlanarak yetkili kolluk amirine teslim edilir.”
“Toplantı
ve gösteri yürüyüşlerinde katılımcıların ve konuşmacıların ses ve görüntüleri
kolluk tarafından yapıldığı belli olacak şekilde kaydedilebilir. Elde edilen
kayıt ve görüntüler şüphelilerin ve suç delillerinin tespiti dışında başka bir
amaçla kullanılamaz.”
MADDE 8 – 2911
sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasının
üçüncü cümlesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Toplantının
amacı dışına çıktığı veya düzen içinde gerçekleşmesini imkânsız gördüğü
takdirde kurul veya toplanamadığı takdirde kurul başkanı dağılma kararı alır ve
durumu derhâl yetkili kolluk amirine bildirir.”
MADDE 9 – 2911
sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin birinci fıkrasının (j) bendi aşağıdaki
şekilde değiştirilmiştir.
“j) 12 nci
madde gereğince toplantının dağılmasına karar verilmesi hâlinde,”
MADDE 10 – 2911
sayılı Kanunun 24 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş, ikinci fıkrasının üçüncü cümlesi yürürlükten kaldırılmış ve
üçüncü fıkrasında yer alan “(a) ve (b) bentlerindeki” ibaresi “Birinci fıkrada
düzenlenen” şeklinde değiştirilmiştir.
“Kanuna
uygun olarak başlayan bir toplantı veya gösteri yürüyüşü, daha sonra 23 üncü
maddede belirtilen kanuna aykırı durumlardan bir veya birkaçının vuku bulması
sebebiyle, Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü hâline dönüşürse:
a)
Düzenleme kurulu veya kurul başkanı toplantı veya
gösteri yürüyüşünün sona erdiğini topluluğa ilan eder ve durumu derhâl yetkili
kolluk amirine bildirir.
b)
Düzenleme kurulunun veya kurul başkanının bu görevi yerine getirmemesi hâlinde,
durum yetkili kolluk amiri tarafından mahallin en büyük mülki amirine
bildirilir. Mahallin en büyük mülki amiri tarafından toplantının sona erdirilip
erdirilmeyeceğine dair karar alınır.
c)
Mahallin en büyük mülki amiri, yazılı veya acele hâllerde sonradan yazı ile
teyit edilmek kaydıyla sözlü emirle, mahallin güvenlik amirlerini veya
bunlardan birini görevlendirerek olay yerine gönderir.”
MADDE 11 – 14/10/1983 tarihli ve 2923 sayılı Yabancı Dil Eğitimi ve
Öğretimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi
Hakkında Kanunun 2 nci maddesinin birinci fıkrasının
(a) bendinde yer alan “625 sayılı” ibaresi yürürlükten kaldırılmış ve aynı
bende aşağıdaki cümleler eklenmiştir.
“Ayrıca,
Özel Öğretim Kurumları Kanunu hükümlerine tabi olmak üzere, Türk
vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil
ve lehçelerle eğitim ve öğretim yapmak amacıyla, özel okul açılabilir. Bu
kurumlarda eğitimi ve öğretimi yapılacak dil ve lehçeler Bakanlar Kurulu
kararıyla tespit edilir. Bu kurumların açılmasına ve denetimine ilişkin esas ve
usuller, Millî Eğitim Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 12 – 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 112 nci maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Eğitim
ve öğretim hakkının engellenmesi
MADDE 112 – (1) Cebir veya tehdit
kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla;
a)
Devletçe kurulan veya kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak yürütülen
her türlü eğitim ve öğretim faaliyetlerine,
b)
Kişinin eğitim ve öğretim hakkını kullanmasına,
c)
Öğrencilerin toplu olarak oturdukları binalara veya bunların eklentilerine
girilmesine veya orada kalınmasına,
engel olunması hâlinde, fail
hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
MADDE 13 – 5237
sayılı Kanunun 113 üncü maddesi başlığıyla birlikte aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
“Kamu
hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesi
MADDE 113 – (1) Cebir veya tehdit
kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla;
a)
Bir kamu faaliyetinin yürütülmesine,
b)
Kamu kurumlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında verilen
ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak sunulan hizmetlerden
yararlanılmasına,
engel olunması hâlinde, fail
hakkında iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.”
MADDE 14 – 5237
sayılı Kanunun 115 inci maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde
değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(2) Dini inancın gereğinin yerine
getirilmesinin veya dini ibadet veya ayinlerin bireysel ya da toplu olarak
yapılmasının, cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir
davranışla engellenmesi hâlinde, fail hakkında birinci fıkraya göre cezaya
hükmolunur.”
“(3)
Cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir
kimsenin inanç, düşünce veya kanaatlerinden kaynaklanan yaşam tarzına ilişkin
tercihlerine müdahale eden veya bunları değiştirmeye zorlayan kişiye birinci
fıkra hükmüne göre ceza verilir.”
MADDE 15 – 5237
sayılı Kanunun 122 nci maddesi başlığıyla birlikte
aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Nefret
ve ayırımcılık
MADDE 122 – (1) Dil, ırk, milliyet,
renk, cinsiyet, engellilik, siyasi düşünce, felsefi inanç, din veya mezhep
farklılığından kaynaklanan nefret nedeniyle;
a)
Bir kişiye kamuya arz edilmiş olan bir taşınır veya taşınmaz malın satılmasını,
devrini veya kiraya verilmesini,
b)
Bir kişinin kamuya arz edilmiş belli bir hizmetten yararlanmasını,
c)
Bir kişinin işe alınmasını,
d)
Bir kişinin olağan bir ekonomik etkinlikte bulunmasını,
engelleyen
kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
MADDE 16 – Bu
Kanunun yayımı tarihi itibarıyla;
a)
10/6/1949 tarihli ve 5442 sayılı İl İdaresi Kanununun
2 nci maddesinin birinci fıkrasının (D) bendinde yer
alan “Ancak; Türkçe olmayan ve iltibasa meydan veren köy adları, alakadar
Vilayet Daimi Encümeninin mütalaası alındıktan sonra, en kısa zamanda Dahiliye
Vekaletince değiştirilir.” cümlesi,
b)
22/4/1983 tarihli ve 2820 sayılı Siyasi Partiler
Kanununun 43 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “ve Türkçe’den
başka dil ve yazı kullanamazlar” ibaresi,
c)
6/10/1983 tarihli ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri
Yürüyüşleri Kanununun 13 üncü ve 36 ncı maddeleri ile
28 inci maddesinin dördüncü fıkrasında yer alan “hükümet komiserine veya
yardımcılarına veya hükümet komiseri tarafından” ibaresi ve 37 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “, hükümet
komiseri ve yardımcılarının” ibaresi,
d)
29/5/1986 tarihli ve 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve
Dayanışmayı Teşvik Kanununun 8 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi,
e)
26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun
222 nci maddesi,
yürürlükten
kaldırılmıştır.
MADDE 17 – Bu Kanun
yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 18 – Bu Kanun
hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
12/3/2014
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder